Антон: Rusya. Bir pul ne kadar?
Служащая: Bir pul 50 kuruş.
Антон: Üç pul, 1 lira 50 kuruş.
postahane почта
posta pulu почтовая марка
yurt içi по стране
yurt dişi за границу
nerede где
Грамматика
Глагольная форма возможности "мочь":
-a (-e) + bilmek
Форма "(-e) + bilmek" соответствует "мочь ...", или "можно ...", или же "уметь ..." в русском языке, но в турецком пишется слитно с тем глаголом, к которому относится.
- Posta pulunu nerede bulabilirim?
- Posta pulunu postanede bulabilirsiniz.
- Eve yürüyerek gidebilir misin?
- Evet, eve yürüyerek gidebilirim.
- Türkçe konuşabilir misin?
- Evet, Türkçe konuşabilirim.
Упражнения
1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.
- Kaç adet mektup zarfı istiyorsunuz?(adet - число, штука)
- Üç adet mektup zarfı istiyorum.
- Mektup zarfı var mı?
- Posta pulu var mı?
- Posta pulunu nerede bulabilirim?
- Kartpostal var mı?
- Bir kartpostal kaç lira?
- Bir mektup zarfı kaç lira?
- Kaç tane kartpostal istiyorsunuz?
- Kaç tane mektup zarfı istiyorsunuz.
2) Пожалуйста, ответьте на вопросы.
- Kaç mektup yollamak istiyorsunuz?
- Mektubu nereye yollamak istiyorsunuz?
- Rusya için bir pul ne kadar?
- Türkiye için bir pul ne kadar?
- Yurt içi için bir pul ne kadar?
- Rusça gazete var mı?
- Rusça dergi var mı?
Трабзон
Karadeniz'in en önemli kentlerinden biridir. Yemyeşil ormanlar arasından denize uzanan çok güzel bir kenttir. M.Ö. 750 yıllarında kurulmuştur.
Trabzon'u ünlü yapan ve dünyaya tanıtan Sumela Manastırı'dır. Sumela Manastırı, Meryem Ana adına yapıldığı için Meryem Ana Manastırı da denir. M.S. 472 yılında yüksek bir dağın yamacına yapılmıştır.
Manastırın içi Hıristiyanlıkla ilgili resimlerle süslenmiştir. Dünyanın her tarafından gelen binlerce turist Trabzon'daki Sumela Manastırını ziyaret eder.
Trabzon'un çevresinde çok güzel fındık ve çay bahçeleri vardır.
Tanıtmak - знакомить, быть известным, Meryem Ana - Мать Мария, yapılmak - делаться, создаваться, için - для, da - тоже, также, denmek - называться, быть названным, yamaç - окос, склон, iç - внутренность, внутренняя часть, ilgili - интересный (ilgi - интерес), resim - рисунок, картина, süslenmek - украшаться, быть украшенным (süslemek - украшать, süs - украшение), taraf - сторона, gelen - приходящий, binlerce - тысячами, Trabzon'daki Трабзонский, ziyaretetmek - посещать (ziyaret - посещение), fındık - фундук, bahçe - сад.
Урок 22. B магазине одежды
Ольга: Bir bluz almak istiyorum.
Я хочу купить блузку.
Продавец: Kaç beden giyiyorsunuz?
Какой у вас размер (надеваете; giymek - надевать)?
Ольга: Otuz dokuz beden.
У меня тридцать девятый размер.
Продавец: Ne renk düşünüyorsunuz?
Какого цвета блузку вы хотите ("думаете")?
Ольга: Yeşil ya da yeşil tonları.
Зелёного или зелёных тонов.
Продавец: Bu bluz tam size göre.
Эта блузка очень: "совершенно" идёт вам.
Ольга: Açık yeşil tonu var mı?
У вас есть светло-зелёного цвета?
Продавец: Hayır, yok. Mavi ve tonları var.
Нет. Есть синего или синих тонов.
Ольга: Bir de mavi rengine bakabilir miyim?
Можно: "могу ли я" посмотреть синего цвета?
22AЖенская одежда
Продавец: Etek almak ister misiniz?
Ольга: Bluza uygun etek var mı?
Продавец: Var. Kemer, çanta, ayakkabılar da var.
Ольга: Hepsini alamam.
Продавец: Almanız şart değil. Bir bakalım.
Ольга: Önce eteğe bakalım.
Продавец: Eteği ne renk düşünüyorsunuz?
Ольга: Bej renkli bir etek düşünüyorum.
etek юбка
kemer пояс
çanta сумка
ayakkabı туфли
küpe серьги
kolye колье
bilezik браслет
yüzük кольцо
pantolon штаны, шорты
çorap чулки
hepsi всё
almak брать, покупать
şart değil не обязательно (şart - условие)
bej rengi бежевый
22ВУзкая юбка
Ольга: Bu etek biraz dar.
Продавец: Sorun değil, biraz genişletiriz.
Ольга: Boyu biraz uzun.
Продавец: Boyunu kısaltabiliriz.
Ольга: Sizce bu etek bluza uydu mu?
Продавец: Çok güzel uydu.
Ольга: Evet, yeşil ile bej birbirine uydu.
Продавец: Bir de ayakkabı bakalım.
Ольга: Teşekkür ederim. Bluz ile etek yeterli.
Продавец: Güle güle giyinin. Çok güzel oldu.
dar etek узкая юбка
sorun değil не проблема
boy длина
uzun длинный
kısaltmak укоротить
uymak подходить
yeterli достаточно
Грамматика
Прилагательные
В турецком языке имя прилагательное ставится перед существительным.
güzel kız, yaşlı adam (пожилой мужчина), küçük çocuk, iyi insan (хороший человек), büyük ev, güzel ev, küçük ev, eski ev (старый дом)
Цвета
Цвета - тоже имя прилагательное.
kırmızı bluz (красная блузка)
yeşil gömlek (зеленая рубашка)
mavi ceket (голубой/синий пиджак)
siyah pantolon (черные брюки)
beyaz çanta (белая сумка)
gri elbise (серый костюм)
kahverengi ayakkabı (коричневые туфли)
Упражнения
1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.
- Ne arzu ediyorsunuz?
- Kaç beden giyiyorsunuz?
- Ne renk düşünüyorsunuz?
- Mavi bluz var mı?
- Gri etek ister misiniz? (юбка)
2) Пожалуйста, ответьте на вопросы.
- Siyah kemer ister misiniz? (пояс)
- Hayır, siyah kemer istemem.
- Beyaz çanta ister misiniz?
- Mavi ceket ister misiniz?
- Bu etek kısa mı?
- Bu etek dar mı?
- Bu etek uzun mu?
- Bu ayakkabı ayağınıza uygun mu?
- Bu elbise size uygun mu?
- Ne renk elbise düşünüyorsunuz?
Урок 23. Мужская одежда
Антон: Bir gömlek almak istiyorum.
Я хочу купить рубашку.
Продавец: Yaka numaranız kaç?
Какой у вас размер ворота?
Антон: Kırk bir.
Сорок первый.
Продавец: Elbise almak istiyor musunuz?
Вы хотите купить костюм?
Антон: Bir ceket, pantolon almak istiyorum.
Я хочу купить пиджак и брюки.
Продавец: Nasıl bir elbise düşünüyorsunuz?
Какой костюм вы хотите купить?
Антон: Spor bir elbise düşünüyorum.
Я хочу купить спортивный костюм.
Продавец: Bu elbise çok güzel. Tam size göre.
Этот костюм очень красивый. Точно на вас (göre - согласно чему-л., в соответствии с чем-л.; по).
Антон: Bir deneyeyim. Sonra karar veririz.
Давайте померю (denemek - испытывать). Потом решим ("решение дадим").
23АСпортивная обувь
Продавец : Şapka ister misiniz?
Вы хотите купить шапку?
Антон: Hayır, şapka istemem.
Нет, я не хочу покупать шапку.
Продавец: Bu elbiseye bu kravat çok uyar.
Этот галстук очень идёт к этому костюму.
Антон: Kravat istemiyorum.
Я не хочу (покупать) галстук.
Продавец: Ayakkabıya bakmak ister misin?
Вы хотите посмотреть обувь?
Антон: Bir spor ayakkabıya bakmak isterim.
Я хочу посмотреть спортивную обувь.
Продавец: Ne renk bir ayakkabı düşünüyorsunuz?
Какого цвета вы хотите обувь?
Антон: Kahverengi renkli bir ayakkabı düşünüyorum.
Я хочу купить коричневую обувь.
Продавец: Kaç numara giyiyorsunuz?
Какой у вас размер?
Антон: Kırk bir numara giyiyorum.
Сорок первый размер.
23БУзкие туфли
Антон: Bu ayakkabı biraz küçük.
Продавец: Bu ayakkabı biraz daha büyük.
Антон: Evet, bu biraz daha iyi.
Продавец: Siz geniş kalıp seviyorsunuz.
Антон: Dar ayakkabı rahat olmuyor.
Продавец: Haklısınız. Ayakkabı rahat olmalı.
Антон: Bu ayakkabının fiyatı ne kadar?
Продавец: İki yüz elli lira.
Антон: Tamam. Bu ayakkabıyı alıyorum.
dar ayakkabı узкие туфли
geniş широкий
geniş kalıp широкая форма
haklısınız вы правы
rahat удобно
fiyat цена
Грамматика
Настоящее время: Bu gömleği alıyorum.
Определённое прошедшее время: Bu gömleği aldım.
Желательное наклонение: Bu gömleği alayım.
Будущее время: Bu gömleği alacağım.
Форма "мочь..." a(e)+bilmek: Bu gömleği alabilirim.
Образование сравнительных форм прилагательных:
büyük fil
большой слон
daha büyük fil
больший слон
en büyük fil
самый большой слон
Упражнения
1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.
- Gömleğinizin yaka numarası kaç?
- Otuz dokuz.
- Ne renk gömlek düşünüyorsunuz?
- Ne renk pantolon istiyorsunuz?
- Nasıl bir elbise düşünüyorsunuz?
- Ceketiniz ne renk olsun?
- Pantolon üzerinize tam oldu mu?
- Kravat arzu eder misiniz?
- Güzel bir kemer ister misiniz?
- Bu elbiseyi alıyor musunuz?
2) Пожалуйста, ответьте на вопросы. Заполните пропущенные места:
Настоящее время: Bir şapka alıyorum.
Опред. прошедщее время: Bir şapka al...........
Желательное наклонение: Bir şapka al...........
Будущее время: Bir şapka al...........
Возможность: Bir şapka al...........
Заполните пропущенные места сравнительной формой прилагательных.
güzel kadın | daha güzel kadın | en güzel kadın |
iyi insan | … insan | … insan |
büyük otel | … otel | … otel |
küçük ev | … ev | … ev |
ucuz elbise | … elbise | … elbise |
çalışkan öğrenci | … öğrenci | … öğrenci |
yüksek bina | … bina | … bina |
iyi insan | … insan | … insan |
çalışkan öğrenci - старательный ученик,
yüksek bina - высокое здание
Урок 24. Разговор о покупках
Ольга: Mağazadan yeni bir şeyler aldın mı?
Ты купил в магазине что-нибудь новое ("новые вещи")?
Антон: Bir spor ayakkabı aldım.
Я купил спортивную обувь.
Ольга: Yeni bir elbise almadın mı?
Ты не купил новый костюм?
Антон: Hayır, sen bir şey aldın mı?
Нет, а ты купила что-нибудь?
Ольга: Ben bir bluz ile etek aldım.
Я купила блузку и юбку.
Антон: Bir giy de görelim.
Надень, давай посмотрим.
Ольга: Sonra giyerim. Sürpriz olur.
Потом надену. Будет сюрприз.
Антон: Ben sürprizleri severim.
Я люблю сюрпризы.
Ольга: Senin ayakkabını görebilir miyim?
Могу я увидеть твою обувь?
Антон: Ben de sonra giyerim. Sürpriz olur.
Я тоже потом надену. Будет сюрприз.
24АВ ювелирном магазине
Катя: Bir kolye rica ediyorum.
Я хочу купить колье ("просьбу делаю").
Продавец: Nasıl bir kolye istersiniz?
Какое колье вы хотите?
Катя: Altın bir kolye.
Золотое колье.
Продавец: Bu altın kolye. Yüzük, bilezik ister misiniz?
Это золотое колье. Вы хотите кольцо, браслет?
Катя: Bu kolye kaç ayar?
Какой пробы это колье?
Продавец: Bu kolye on sekiz ayar altın.
Это колье восемнадцатой пробы.
Катя: Buna uygun küpe var mı?
Есть ли к нему подходящие серьги?
Продавец: Buna uygun güzel küpeler var.
Есть красивые подходящие серьги.
Катя: Bir de pırlanta kolyelere bakabilir miyim?
Могу я ещё посмотреть на бриллиантовое колье?
Продавец: Elbette. Elmas, zümrüt her türlü kolye var.
Конечно. У нас есть различные алмазные, изумрудные - всякие колье.
kuyumcu ювелирный магазин
pırlantа бриллиант
elmas алмаз
zümrüt изумруд
her türlü любого вида, различные
Грамматика
Вопросительная частица : mı (mi, mu, mü)
Anton evli mi? - Hayır, Anton evli değil. (женат)
Anton bekâr mı? - Evet, Anton bekâr. (холост)
Anton öğrenci mi? - Hayır, Anton öğrenci değil. (учащийся)
Erol öğrenci mi? - Hayır, Erol öğrenci değil.
Erol doktor mu? - Evet, Erol doktor.
Erol evli mi? - Hayır, Erol bekâr.
Olga öğretmen mi? - Hayır, Olga öğrenci.
Olga nişanlı mı? - Hayır, Olga nişanlı değil.
Olga erkek mi? - Hayır, Olga erkek değil.
Arzu öğrenci mi? - Hayır, Arzu öğrenci değil.
Arzu öğretmen mi? - Evet, Arzu öğretmen.
Arzu bekâr mı? - Evet, Arzu bekâr.
Var, Yok (есть, нет)
Слова "var, yok" склоняются так же как и существительные-сказуемые. Эти слова имеют очень широкое применение в турецком языке.
Ben | varım | yokum |
Sen | varsın | yoksun |
O | var | yok |
Biz | varız | yokuz |
Siz | varsınız | yoksunuz |
Onlar | varlar | yoklar |
Слова "var" и "yok" чаще всего используются для З-го лица единственного числа.
- Altın kolye var mı?
- Altın kolye yok, elmas kolye var.
- Pırlanta küpe var mı?
- Pırlanta küpe var.
- Gümüş bilezik var mı?
- Hayır, gümüş bilezik yok.
Упражнения
1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.
- Mağazadan yeni bir şeyler aldın mı?
- Bir bluz ile etek aldım.
- Mağazadan ne aldın?
- Ne renk bluz aldın?
- Ne renk etek aldın?
- Ne renk ayakkabı aldın?
- Kaç numara gömlek aldın?
- Kaç numara ayakkabı aldın?
- Çorap aldın mı?
- Bluzunu şimdi giyer misin?
2) Пожалуйста, ответьте на вопросы.
- Altın kolye var mı?
- Hayır, altın kolye yok.
- Elmas kolye var mı?
- Zümrüt yüzük var mı?
- Yirmi dört ayar bilezik var mı?
- Kolyeye uygun küpe var mı?
- Pırlanta kolye var mı?
- Gümüş kolye ve bilezik var mı?
Троя
Truva, Ege kıyılarındadır. Çanakkale'ye 30 km. uzaklıktadır. Homeros'un İliada adlı destanında geçen ünlü Troya Savaşı burada olmuştur.
Akhalılar ile Troyalılar arasında geçen bu savaş on yıl sürer. Savaş uzayınca Akhalılar tahta bir at yaparak içine gizlenirler. Troyalılar Akhalıları gitti sanarak tahta atı içeriye alırlar. Akhalılar gece yarısı tahta atın içinden çıkarak kalenin kapısını açarlar. Böylece Troyalılar savaşı kaybederler.
Troya hazinelerini Alman arkeolog Schliemann bulmuştur. Troya harabeleri arasında antik bir tiyatro ve Roma hamamı görülmeye değer önemli eserler arasındadır.
Kıyı - берег, adlı - называемый, имеющий имя (ad - имя), destan - эпос, сказание, geçen - происходивший (geçmek - проходить, происходить), Akhalılar - ахейцы, sürmek - тянуться, продолжаться, savaş uzayınca - (поскольку) война затянулась (uzay - пространство), tahta - древесина, доска, at - конь, gizlenmek - прятаться (gizli - тайный), gitmek - уходить, sanmak - полагать, думать, gece yarısı - полночь (yarı - половина), çıkmak - выходить, kale - крепость, kapı - ворота, açmak - открывать, böylece - таким образом, kaybetmek - терять, проигрывать, hazine - казна, сокровища, bulmak - находить, harabeler - развалины, hamam - баня, görülmeye değer - осмотра достойные, eser - произведение.
Урок 25. Болезнь
Эрол: Bugün pek keyfin yok.
Сегодня ты не очень хорошо выглядишь (pek - весьма; keyif - удовольствие, хорошее расположение духа, здоровье).
Арзу: Başım ağrıyor, midem bulanıyor.
У меня болит голова и тошнит (midem - желудок; bulanmak - становиться пасмурным; чувствовать тошноту).
Эрол: Hasta mısın?
Ты заболела?
Арзу: Bilmiyorum. Ama hiç halim yok.
Не знаю. Но вообще сил нет.
Эрол: Üşüttün mü?
Ты замёрзла?
Арзу: Bilmiyorum. Biraz titreme ve ter var.
Не знаю. Немного знобит, я потею (есть пот).
Эрол: Sana bir doktordan randevu alayım.
Я запишу тебя на приём к врачу ("тебе от доктора встречу возьму").
Арзу: İyi olur.
Было бы хорошо.
Эрол: Ben randevu alır, seni ararım.
Запишу тебя на приём и позвоню тебе.
25АУ врача
Врач: Nereniz ağrıyor?
Что у вас болит?
Арзу: Midem ağrıyor, başım ağrıyor...
У меня болит желудок, голова болит...
Врач: Bulantı var mı?
А есть тошнота?
Арзу: Var. Midem bulanıyor. Çok halsizim.
Есть. Желудок мутит. Совсем сил нет.